İzlanda ile ilgili haberler son zamanlarda iyi sayılmayabilir. 2008 yılında meydana gelen ekonomik bulanımdan ve volkanik patlamadan dolayı Avrupa’da hava ulaşımı durmuştu. Buda ekonomiyi en önemlisi turizmi büyük ölçüde etkiledi.
Fakat son zamanlarda Reykjavik ekonomisini oldukça toparladı. İlerleme kaydetti diyebiliriz. Yeni konser salonu olan Mies van der rohe ödülübe kayık görüldü. Son zamanlarda kafanızı dağıtmak ve yeni yerler keşfetmek istiyorsanız bu güzelliği sizler için tanıtmaya çalıştık.
Mimari yapısıyla Avrupa Birliği’nden ödül alan şehir görenleri kendine hayran bırakıyor desek abartmış ılmayız. Üstelik şehrin bir diğer kısmında yeni hayat bulmuş restorantlar ve gece kulüpleriyle eğlence sizleri bekliyor.
Kültür turu yapmak istiyorsanız adresiniz Hallgrimskirkja klisesi olmalı. Bu klise dış görünüş olarak biraz donuk ve kasvetli fakat yinede oldukça ilgi çekici. Cpheleri ve kuleleri olan klisenin en üst katına çıktığınızda şehir merkezinin görkemli manzarasında kendinizi kaybedeceksiniz.
Ardından şehrin en popüler binası olan Harpa Konser Salonu’na gitmenizi öneririz. Burası 2011 yılında açıldı, geoemetrik bir mimariye sahip olan bina su kenarında duran bir mücevheri andırıyor. Senfoni orkestrasına ev sahipliği yapıyor bu mekan ayrıca bu mimarinin tasarımcısı usta sanatçı Olafur Eliasson’dur.
Geziden sonra karnınız epeyce acıkmış olacaktır. Mezeleriyle dikkat çeken şehir herhang bir mekanda size sunumlarını yapacaktır. Midyeler eşliğinde servis edilen sıcak somonlar, havuç parçacıklı kremalı morina balığını denemenizde ısrar ediyoruz. Tatlı olarak ise İzlanda parfesi parmaklarınızı yedirecek cinste bir tercih.
Karnınızı doyurdutan sonra eğlenme vakti gelmiş demektir. Çoğu gece kulübü sabah 4 e kadar açık ve yaratıcı kokteyler sizleri bekliyor. Elektronik müzikler eşliğinde kendinizi dansın atmosferine bırakabilirsiniz. Sahil yürüyüşleri, kültür turları, lezzetli yemekleriyle tatil tercihleriniz arasında mutlaka yerini almalı bu şehir.