Ege Bölgesi’nin batı kıyısında bulunan, İzmir’in turistik ilçesi Çeşme, İzmir’e 85 km. uzaklıktadır ve İzmir’in de batısında, Anadolu’nun batıdaki en uç noktalarından biridir. Yüzölçümü 2601 km2’dir. Doğu’sunda Urla ilçesi, güneyinde ve batısında Ege Denizi bulunmaktadır. Kuzeyinde ise Karaburun ilçesi ile komşu olan Çeşme’nin Yunanistan’a bağlı Sakız Adası’na uzaklığı 8 mildir. Üç tarafı denizle çevrili Urla Yarımadası’nın batı kısmı Çeşme Yarımadası olarak adlandırılmaktadır. Çeşme’de dağların denize dik inmesi, görkemli doğal güzellikler yaratmıştır. Arazi genellikle taşlık ve kayalık tepelerle kaplı olup, tepelerin arasında küçük ovacıklar yer almaktadır. Çeşme’de Akdeniz iklimi yaşanmaktadır. Marttan kasıma kadar süren yaz mevsiminde sıcak, yağışsız ve bol güneşli günler, kasım – mart ayları arasındaki kısa kış mevsiminde ise serin ve yağmurlu günler yaşanmaktadır.
Çeşme’nin eşsiz güzellikteki koyları, berrak denizi, güneşi, ince kumları, deniz içinde kaynayan kükürtlü suları Çeşme’nin size sunduğu güzelliklerdir. Şifne, Küçük Liman, Pırlanta, Paşa Limanı, Ilıca Plajı, Çiftlik, Altınkum, Çatal Azmak, Sakızlı Koyu, Tekke Plajı, Ayayorgi gibi 20’ye yakın plajı vardır. Çeşme’de nereler gezilir sorusunu özetlemek gerekirse; Ilıca ve Şifne’de kaplıca keyfi yapabilir, incecik kumlu, doğal plajlarda denize girebilir, Alaçatı’da rüzgar sörfü yapabilir, Çeşme Kalesi ve müzesini gezebilir, Osmanlı Döneminden kalma tarihi çeşme ve camileri, Ildırı Köyündeki Erythrai antik kentini, Çeşmeköy ve Bağarası bölgesindeki tarihi kalıntıları, lezletli ve taze deniz ürünlerini, meşhur çeşme kumrusunu ve sakız reçelini tadabilir, beach clublarda hem denizin hem de eğlencenin tadına varabilirsiniz.
NASIL GİDİLİR?
Çeşme, İstanbul’a 640 km, Ankara’ya 670 km, İzmir’e 80 kmlik mesafededir. İzmir’e otoyolla bağlanan Çeşme’nin ulaşım merkezi İzmir’dir. Kara, hava ve deniz yoluyla gelen turistler önce İzmir’e Çeşme ve Ildırı’ya çalışan otobüslerle turizm mevsiminin en kalabalık günlerinde dahi ihtiyacı rahatlıkla karşılamaktadır. Kışın 07.00-19.00 arası her 45 dakikada bir, yazın 06.00-21.30 arası her 20 dakikada bir yapılan otobüs seferleri ile rahatlıkla ulaşılabilmektedir. Alaçatı’ya uğradıktan sonra sırasıyla Ilıca ve Şifne’den geçerek Ildırı’ya gitmektedirler. Çeşme otobüsleriyle gelen yolcuların ilk durağı Alaçatı’dır. Şifne ve Ildırı istikametine gitmek üzere bu otobüslere binen yolcular burada veya ikinci durak olan Ilıca’da inmelidirler. Ilıca’dan Çeşme merkezine olan uzaklık 6 kmdir. Ilıca’dan hemen sonra (2km) Altınyunus Durağı ve daha sonra da Boyalık Koyu boyunca sıralanmış Tatil Köyü ve dinlenme tesislerinin duraklarında inilebilir. Ilıca’dan Çeşme’ye kadar olan sahil şeridi Türkiye’nin en temiz plajları arasındadır. Çeşme ilçe merkezi, otobüs ve minibüslerin son durağıdır. Çiftlik, Dalyan, Alaçatı, Reisdere, Ovacık ve diğer plajlara minibüs ile belediye otobüsleri çalışmaktadır. Çeşme doğal ve coğrafi yapı gereği yaygın ve geniş yerleşim alanlarına sahiptir. Bu alanlar arasında ulaşım, sistemli bir biçimde sağlanmaktadır.
Bunun yanında Çeşme’de bulunan otobüs şirketleri sayesinde direkt olarak şehirlerarası seyahat etmek de mümkündür. Turizmin yoğun olduğu yaz aylarında sabah ve akşam saatlerinde günde iki kez olmak üzere İstanbul ve Ankara’ya düzenli otobüs seferleri vardır. Bunun yanında bazı seyahat acentaları ile direkt İzmir, Aydın, Muğla, Bodrum, Marmaris, Kaş, Kalkan, Antalya ve Alanya’ya kadar seyahat edebilirsiniz.
ÇEŞME
Çeşme merkezi ve çevre sahilleri tıpkı Alaçatı, Dalyan Koyu ve Ilıca’da olduğu gibi ince ve altın rengi kumlarla kaplıdır. Sokakları ilçeye adını veren çeşmelerle, mimarisiyle göz kamaştıran evlerle çevrilidir. Eğer Ege aşığıysanız Çeşme tam aradığınız yer çünkü popüler tatil merkezlerinden biri olmasına rağmen merkezi sakin, dingin, nezih bir Ege kasabası özelliklerini taşımaktadır. Ama ben hem kafa dinlemek, hem de eğlenmek istiyorum diyorsanız Çeşme bu isteğinizi de karşılamaktadır. Merkezinde ve çevresinde birçok kaliteli gece kulübü, bar&cafe hizmet vermektedir. Konaklama konusuna gelecek olursak Çeşme 5 yıldızlı her şey dahil otellerden ziyade kaliteli butik otelleriyle ve pansiyonlarıyla da ön plana çıkmaktadır. Çeşme’nin medyada, özellikle magazin programlarında ünlülerin, sosyetenin son yıllarda gözdesi olarak lanse edilmesi, Çeşme’nin pahalı bir yer olduğu algısı yaratıyor ama sanılanın aksine çok da pahalı değildir. Artık günümüzde işletmelerin interneti yaygın ve etkin kullanmaya başlaması ve tatilcilerin de tatile çıkmadan internetten gideceği destinasyon için ön araştırma yapması, Çeşme de konaklama fiyatları hakkında bilgi edinmenize yardımcı olmaktadır. Tatilde kalabalık ve gürültüden kaçmaya çalışanlardansanız, Çeşme’nin merkezine nazaran, merkez dışında, civardaki küçük beldelerde ve koylarda yer alan otellerinden birini tercih edebilirsiniz. Boyalık veya Dalyanköy Çeşme’de sakin bir tatil için tercih edilebilecek yerlerdendir.
ÇEŞME KALESİ
Merkezde gezilecek yerlerden bahsedecek olursak, 2.Beyazıt’ın 1508 yılında yaptırdığı kale, Çeşme’nin turistler tarafından en çok rağbet gören tarihi eseri diyebiliriz. Kale, Osmanlı mimarisinin bütün özelliklerini taşımaktadır. Kale’nin içinde bulunan Çeşme Arkeoloji Müzesi’ni de ziyaret edebilirsiniz. Çeşme Müzesi ilk defa 1965 yılında İstanbul Topkapı Müzesi’nden getirilen silahlarla silah müzesi olarak ziyarete açılmış olup, 1984 yılına kadar böyle devam etmiştir. Müzede bulunan silahlar salondaki aşırı nemden dolayı oksitlenerek bozulmaya başladığından, İzmir Arkeoloji ve Ödemiş müzelerine devredilmiştir. Aynı teşhir salonu düzenlenerek 1964 yılından beri devam eden Ildırı (Erythrai) antik şehrinde yapılan kurtarma kazılarından elde edilen eserler sergilenmektedir.
KERVANSARAY
1529 yılında Kanuni Sultan Süleyman tarafından yaptırılan iki katlı kervansaray, tipik Osmanlı dönemi kervansaraylarından biridir. Bir benzeri de Kuşadası’nda (Öküz Mehmet Paşa Kervansarayı) bulunan bu kervansarayın restorasyonu tamamlanmış olup günümüzde otel olarak hizmet vermektedir.
ERYTHRAİ (ILDIRI) ANTİK KENTİ
Erythrai Antik Kenti, Çesme merkezine 27 km uzaklıkta küçük adacıkları olan güzel bir koyun üzerinde kurulmuştur. Arkeolojik kalıntılarda MÖ 3000 de Erythoros yönetiminde olan kolonistler tarafından kurulduğu anlaşılmaktadır. Erythrai hakkında milattan sonraki asırlara yönelik pek bilgi bulunmamaktadır. Önemini yitirdiği için, Bizans egemenliğinde köy hüviyetine girmiştir.11.yüz yıla kadar Efes metropolitine bağlı psikoposluk şeklinde görülen Ertyhrai`nin Çaka Bey’den sonra Türk egemenliğine girdiği bilinmektedir. Kesin olarak Türk egemenliğine girdiği 1336’dan sonra Erythrai, Erythre, Rhtrai, Lythri şeklinde isim değişikliklerine uğrayan bu yerleşim yeri, 16.yüzyıldan sonra İlderen ve Ildırı halini almıştır. Ildırı’da gözle görülen kalıntıların başında şehir surları gelmektedir. Bunun yanında akropolis, kuzeyinde tiyatro ve yapılan kazılarda ortaya çıkan Hellenistik ve Roma Döneminden kalma villa yapıları, Arkaik Döneme ait Athena tapınağı, Bizans döneminde inşa edilmiş kilise, Cennettepe olarak adlandırılan yerde Roma villası ve mozaikleri, Geç Roma-Bizans Döneminde inşa edilmiş hamam yapısı görülebilir. Ildırı antik şehrinde yapılan kazı ve araştırmalar sonucunda ortaya çıkarılan askeri ve sivil yapıları ziyaretçiler ücretsiz olarak ziyaret etmektedirler.
ALAÇATI
Özellikle son yıllarda yapılan yatırımlar ile sosyetenin ve ünlü sanatçıların tatil için çok sık tercih ettiği Alaçatı’nın medyada çok sık yer alması, Alaçatı’nın daha da popüler hale gelmesini sağlamıştır. Ege kıyılarımızda taş işçiliğine dayanan geleneksel mimarinin en son kalelerinden olan Alaçatı’da kırmızı kiremit çatılı, beyaz badanalı evlerden oluşan sokaklarda gezmek çok keyiflidir. Alaçatı’nın simgesi haline gelmiş, geleneksel mimariye sahip yapıların altını çizmek gerekiyor. Hem merkezde hem de merkezin çevresinde bulunan Alaçatı Evleri’nin çoğu son yıllarda restore edilip turizmin hizmetine sunulmuştur.
Alaçatı, yaz-kış güzel iklimiyle, kültürüyle, berrak ve rüzgar sörfü yapmaya elverişli deniziyle, otantik yapısıyla, sıcak kanlı, kendine özgü insanıyla çok özel bir yerdir. Tarihi yapıya sahip evleri ve butik otelleri, kaliteli mekanları, eğlence hayatı, birbirinden güzel koyları ve plajları ile Çeşme’nin gözbebeğidir Alaçatı.
Alaçatı’da genelde gündüz deniz-güneş konsepti, akşam ise parti-eğlence konseptine ev sahipliği yapan beach clublar ön plana çıkmaktadır. Bunların yanı sıra Alaçatı’nın en ünlü plajı olan Çark Plajı’na gitmenizi tavsiye edebilirim. Çark plajı özellikle sörfçülerin en çok tercih ettiği koydur. Aya Yorgi Koyu da bölgenin en popüler plajlarına ve beach clublarına ev sahipliği yapmaktadır.